30 Ocak 2010 Cumartesi

Cam Üfleme 5




Ne üflediğimizi biliyormuyuz da kalmışız, ben oradan devam edecegim. Ne istediğimizi bilmeden cama şekil veremeyiz. Belki de üflemeden, sadece heykelimsi bir obje yada kağıt ağırlığı, yada bir çicek yapacağız. Bunu sizin ve öncelikle ortağınızın (size yardım eden kişinin ) bilmesi gerekir. Bilmezse yada bilmezseniz, işler karışır,, zamanlama olmadan da cam üflenmez. Herkez ilk başta camı üflemenin peşindedir. Evet üflenir, ama sonra ne olur..

Lal kepçe ile cama şekil verirken :)

Ben size için de hava kabarcığı olan bir kağıt ağırlığını anlatmak istiyorum.
Camı ocaktan aldık. Yerinize geçtikten sonra daha öncede söylediğim gibi, tahta kepçe yardımıyla şekil vermeye başladık. Verdiğimiz şekil yuvarlak ve pipoya ortalanmış durumda. Camı sıkıştırmadan, itmeden tahta kepçeye nazikce dokunarak, çevirmeye devam ediyoruz. Bu camı biraz da olsa soğutmamıza ve şekle girmesine yardım ediyor. Eğer kepçeden buhar çıkmaya başladıysa yada cam yapışıyorsa, hemen yanınzda duran su kovasına daldırıp çıkarmanız gerekir. İstersek üflemeden bir kez daha cam alabiliriz ama biz ufak bir obje yapalım isitiyoruz.

Kerem üflerken :)

Onun için daha fazla oyalanmadan, Pipoyu oturduğumuz bankın demirine, dayayarak üflemeye başlıyoruz. Burda havanın çıktığını görmek ilk başta zor gelebilir. Ortağınız sizin için hava kabarcığını takip edip, ne kadar daha üfliyeceğinizi yada durmanız gerektiğini söyler. Zamanla buna gerek kalmaz siz zaten bilirsiniz ne zaman duracağınızı. Cam yeterince sıcaksa, hemen üflenebilir. Eğer camı çok soğuttuysanız, tromele girip bir kez daha ısıtabilirsiniz. Tromelde camı ısıtmanında bir limiti vardır. Tromeldeyken, çevirmeye devam ederken, gözünüz hep camın üstünde olmalı yoksa sıcaklık ve yerçekimi camınızı alır elinizden..

Tromel bey :) her ne kadar dişi deselerde :)

Bazı yerlerde ara ara ek bilgiler vereceğim. Mesela, tromel kullanını çok önemlidir, çünki ne yaparsanız yapın, zamanınızın %50 sini onun önünde geçireceksiniz. Umarım erimeden :))
Yani kendinizide ısıtmadan, yakmadan, parçayı da bozmadan. Her zaman objenizin ısınması gereken yerlerini ısıtın. Tromelin derinliklerine fazla girerseniz, piponuzu fazla ısıtmışsınız demektir. Bu da yerinize oturduğunuzda elinizi yakma şansınızın çok fazla olduğunu gösterir.
Piponuzu çevirirken mümkün olduğunca yavaş olmalısınız ki objenizin şekli ısınmayıda katınca bozulmasın.

Hımmm, doğru söylemiş camla tanışma kursumuza katılan bazı arkadaşlar. Yazmaya devam etmeliymişim.. Hele camla çalışmadığım zamanlarda, sanki camocağındaymışım gibi.. offf süper geldi.. şükürler olsun :))

Ege, kocaman bir şiseye boyun yaparken :)

Objemiz sıcak, bizde öyle.. üfledik ufakta olsa bir hava kabarcığımız oldu :) Peki nasıl çıkaracağız bunu pipodan ?? Çıkarmaya yeltenmeden önce, boyun yapacağız. Boyun yapmak için, bankımızın üzerindeki keskin kenarlı cımbızı kullanacağız (jacks). Piponun camdan ayrılması gereken yere yavaşca dokunarak, sıkmadan bir çizgi çizeceğiz.

Soğutma fırınına girmeden objeyi sulama..

Sakin, ama hızlı adımlarla soğutma fırının(tavlama) yanına gidip ayaklı demir masaya dayıyacağız pipomuzu. Demir masanın su bölümünden aldığımız suyu küçük cımbız yardımıyla dokunduracağız objenin pipola birleştiği yere. Fırının kapağı açıldığında pipoyu rafa dayayıp, piponuzun orta bölümüne vurarak objemizi soğutma fırınına koymuş olacağız. Ve ertesi sabah o sizin olacak:))

Sanırım karışık oldu, ben en iyisi her bölüme resim ekliyeyim :)) Eklendi... Görev tamam ,
HEPİMİZE SÜKÜRLER OLSUN, kırık camlar camocağına, dertler dolunaya :))